esra hasırcı
Navigasyon  
  Ana Sayfa
  => music box
  => music box 1
  => müzik kutusu
  => Harita / Uydu fotoğrafı
  => sanat gazetesi....
  => TÜRK RESİM SANATI TARİHİ-1
  => TÜRK RESİM SANATI TARİHİ-2
  => TÜRK RESİM SANATI TARİHİ-3
  => TÜRK RESİM SANATI TARİHİ-4
  => TÜRK RESİM SANATI TARİHİ-5
  => TÜRK RESİM SANATI TARİHİ-6
  => TÜRK RESİM SANATI TARİHİ-7
  => TÜRK RESİM SANATI TARİHİ-8
  => TÜRK RESİM SANATI TARİHİ-9
  => TÜRK RESİM SANATI TARİHİ-10
  => TÜRK RESİM SANATI TARİHİ-11
  => TÜRK RESİM SANATI TARİHİ-12
  => TÜRK RESİM SANATI TARİHİ-13
  => TÜRK RESİM SANATI TARİHİ-14
  => TÜRK RESİM SANATI TARİHİ-15
  => TÜRK RESİM SANATI TARİHİ-16
  => RÖNESANS RESİM SANATI
  İletişim
  ziyaretçi defteri
  resimlerim
  ÖZGEÇMİŞ
  sanat gazetesi.... 545
  forum
  istatistikler
  ANKET
  Top liste
TÜRK RESİM SANATI TARİHİ-6
Türk Resim Sanatı Tarihi
Dr. Mehmet Üstünipek
            sayfa :
Nadiri-Gazenferaa Medresesi-18x12-1620-Divan'dan Topkap Saray Mzesi
 

II. Osman döneminde gerek tarihi konular gerek şahnameler yeniden popüler oldu. Dönemin en önemli yazması Tercüme-i Şakayık-ı Nümaniye, her alandaki Türk büyüklerini konu alır. Bunlar Nakşi'nin minyatürleridir. Nakşi'nin resimlerinde sahneler çok az figür içerir ve dış mekan tercih edilmiştir.

Onun tarzı klasik dönemden ve sonraki resim okullarından farklıdır. Çalışmalarının en önemli özelliği zarif fırça vuruşlarına temellenen saf desendir ve manzaralar genellikle çeşitli mat renklerle boyanır.

Arka plandaki ağaçlar ve binalar sahneye derinlik verme çabasıyla dikkatle gözlenmiştir ve olağandışı bir perspektif duygusuyla çizilmiştir. Bu durum özellikle kemerli pencere ve kapılarda görülür. Nakşi'nin renkleri de zengin ton çeşitlilikleri ve usta uygulanış teknikleriyle dikkat çekerler.

Divan-ı Nadiri, ya da Antoloji de Nakşi'nin elinden çıkmış olmalıdır. Onun minyatürlerinde pencereden görülen patikalar, doğrudan resmin içine uzanan kemerli portaller ve uzaktaki gölgevari figürler, derinlik duygusuna çok fazla önem verdiğini gösterir. Kemerli açıklıklar resme güçlü bir perspektif duygusu verir. Açıktır ki, 17.yüzyıl başlarından itibaren batı sanatının en önemli özelliği olan üç boyutlu tasvire yönelik illüzyonlar Osmanlı minyatürüne girmeye başlamıştır.

II. Osman döneminde, sultanın tarihini anlatan son Osmanlı Şahname'si yazılır. II. Osman'ın Hotin seferi sırasında ordusuyla ilerlediği sahnede, ön plandaki izleyici grubunun gösterilişi en yenilikçi özelliktir. Figürler sultana bakmaktadırlar ve arkadan gösterilmişlerdir. Ön plana alt kısımları resmin çerçevesi tarafından kesilmiş şekilde yerleştirilmişlerdir, bu tüm sahneye derinlik duygusu verir [ATASOY, N.; a.g.e., s.69, 70]. 16.yüzyıl klasik dönem üslubunu sürdürmeye devam eden saray sanatçılarından ayrı olarak Nakşi'nin sunduğu yeni üslup hem batı sanatının etkilerini hem de derinlik sorununun çözümü girişimini yansıtır. Bu döneme ait anonim bir albüm saray dışındaki örneklerin niteliği hakkında bilgi verir. Bunlar daha ilkel ve naif bir şekilde ele alınmışlardır ve yerel halk kültürü ve popüler zevki yansıtırlar.

            sayfa :
 
   
Bugün 1 ziyaretçi (3 klik) kişi burdaydı!
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol